Öncelikle şunu ifade etmeliyim ki, dağlı olduğum için bir kez daha gurur duydum.
Sekiz adayın yarıştığı DAĞDER kongresi tam anlamıyla birlik ve beraberlik içinde geçti.
Gerçekleşen kongre vesilesi ile her biri farklı listelerde olan dostlarımızla hem görüşme hem de hasbihal edip çay içme fırsatı yakaladık.
Mevcut adayların listelerindeki müstakbel yönetim kurulu adaylarının çğunluğunu üniversite mezunu, kültürlü, donanımlı yöre sevdalısı gençler olması da ektiğimiz tohumların fide olması hatta ürün vermesi gibi yorumladım.
Her biri pırlanta gibi olan bu gençlerin varlığı yörenin geleceğine dair olan umutlarımızı yeşertti.
Adayların kıyasıya yarıştığı bu kongrenin sonucunda ipi göğüsleyen Derya aya Başak'ı bir kez daha bu köşe aracılığı ile tebrik ediyorum.
Kongrede kulislerde konuşulan en önemli konu ise yabancı üye konusuydu. Kamu yararına dernek statüsünde olduğumuz için dağ yöresi nüfusuna kayıtlı olmayanların da üye olma hakkı var.
Zannedersem bu konuda bir tüzük değişikliği yapılmadı.
Öncelikle yapılması gereken tüzük değişikliği ile bundan sonrası kendisi yada anne babası ve dedsi yada eş durumundan dağ yöresi ile ilgili bağlantısı olmayanlara fahri üye statüsüne alınması kongrede oy kullanma haklarının olmaması gerekior.
Yöre insanının tamamı bu konuda hemfikir bunun için en erken zamanda bir tüzük kurultayı yapılmalı yabancı üye konusu dahil olmak üzere derneğimizin tüzüğü yenilenen zaman ve şartlara göre köklü bir revizyona tabi tutmalı. bu revizyon da geniş kapsamlı bir ortak akıl ile olmalı.
Sonuç olarak sekiz adaylı ve demokrasi şöleni şeklinde geçen kongremiz yöremize hayırlı uğurlu olsun. Göreve gelen başkan ve ekibine başarılar dileriz.