Bursa Büyükşehir Beledie Başkanı Mustafa Bozbey'in göreve geldikten sonra bilgilendirme toplantılarını fazlasıyla önemsiyoruz. Bu minvalde özellikle AK Parti'nin başını çektiği Cumhur İttifakı ile CHP arasında yerelde yasananları ve Bursa Büükşehir'in yaptıklarını ve yapamadıklarını öğrenmiş oluyoruz.
Başkan Bozbey bu toplantılara ayrı bir misyon yükleyerek her ay bir konuu ele alması ve kamuoyunu bilgilendirmesi bu toplantıları daha da anlamlı kılıyor.
Öncelikle şunu net ifade etmek gerekir:
Gerek yerelde, gerekse genel iktidarda kim olursa olsun devletin kurumlarının herkese aynı mesafede olması şart.
Aslolan bu minvalde devlet, millettir. İşte bu noktada son yerel seçimlerde iktidarun muhalefet olduğu il ve ilçelerde Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün bazı icraatları gözlerden kaçmıyor.
İşte bu noktada Başkan Mustafa Bozbey'in çarşamba günü gerçekleştirdiği basın toplantısında ana konu turizm olmasına rağmen satır aralarında verdiği bazı mesajlar var ki gerçekten dikkat çekici. O mesajlardan biri de protokolle 2002 yılında Bursa Büyükşehir Belediyesi'ne verilen şehrin merkezindeki Balıbey Hanı ile ilgili gelişmeler.
Başkan Bozbey yapmış olduğu açıklamada buranın Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından Turizm Yatırım İşletme Tesisi olmadığı için 90 gün içinde iadesini istendiğini ifade etti.
Gerekçe net...
Ama bu belgenin normalde Başkan Bozbey'in anlattıklarına ve protokole göre 2004 yılında en geç alınması gerekir.
Kimsenin aklına 20 sene protokol gelmemiş!
Son dönemde yerelde iktidar AK Parti'den CHP'ye geçtiği zaman akla gelmiş.
Ben gerçi CHP demiyorum. Bugün Erkan Aydın'a da Mustafa Bozbey'e verilen oylar içerisinde isme verilen oyların sayısı oldukça fazla.
Her iki ismin oyları partisinin önündeydi.
Bu karar hukuki olabilir protokole uygun olabilir. Ama vicdanlarda fazlasıyla sorgulanan kararlardan biri. Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün benzer uygulamalarını yakın zamanda Osmangazi Belediyesi tarafından işletilen bazı mülklerde de görmüştük.
Ister istemez bizler de bu kararların karar vericiler tarafından bir kez daha gözden geçirilmesi gerektiğini düşünüyoruz.
Bir de Balıbey Hanı tam turizme kazandırılacak iken alınan bu karar bir değil iki kez gözden geçirilmeli...
Bursa Turizmden pay almak istiyorsa Cumhuriyet Caddesi kabuk değiştirmeli...
Başkan Mustafa Bozbey'in basın toplantısının ana konusu Turizm idi. Yada diğer adı ile bacasız ekonomi. Özellikle son ıllarda gördüğümüz turistlerin onda biri kentimize gelmior.
Gelenler de el sallayarak geçmiyor. Bozbe'in ifade ettiği gibi "Bursa'dan teğet geçen turisitin kente faydası değil zararı var" İşte asıl sorgulanması gereken bu.
Turistler neden Bursa'yı teğet geçiyor.
Bu soruya doğru yant verilirse, ona uygun uygulamalar gerçekleştirilirse bu sorun kendliğinden çözülmüş olur. Bunun en basit cevabı Bursa'ya gelen turistlere uygun mekanların azlığı...
Bu konuda özellikle benim acizane önerim şehrin merkeszinde bulunan Cmhuriyet Caddeesi'nin bir an önce kabuk değiştirmesi turizm tesislerinin buraya ikame edilmesi.
Bu gerçekleşirse Bursa'nın turizmden aldığı pay hem artarbuna paralel olarak da kapalıçarşı 24 saat açık olur. Esnafın da yüzü güler...
Bunun dışında kentin adını duyurduğumuz ulusal ve uluslararası etkinlikler kenti tanıtır, ama turisti belki bir kere gelir. Bir daha gelmez. Gelmesi için turistlere hitap eden tesislerin olması şart...
BUSKİ'de iktidar ile muhalefetin anlaşması şart...
Özellikle Bursa kamuoyunun dikkatle takip ettiği konuların başında Bursa Büyükşehir Belediye Meclisi'nde yaşanan BUSKİ tartışmaları.
Bu noktada Başkan Mustafa Bozbey zam yapılmasını savunurken Cumhur İttifakı Bozbe'in istediği şartlarda zamma hayır diyor.
Bunun bir an önce çözülmesi şart.
Özellikle Cumhur İttifakı'nın zam konusunda zamma değil zam oranına karşı oduğunu düşünüyorum. Umarım önümüzdeki meclise kadar Cumhur İttifakı da nasıl bir zam oranı yapılması gerektiğini ortaya koyar. Kentin menfaatleri açısından olan bu sorun çözülür...
Neticede yaklaşık iki saat süren basın toplantısında bir anlamda dertleşti. Bu dertlerini kamuoyu ile paylaştı.
Karar halkın. Bize düşen gerçekten herkesin mutlu olabileceği bir Bursa'yı görmek ve yaşamak.
İnanın hepimizin buna ihtiyacı var.