Başkan Vekili Murat Çağlar yazılı olarak yayımladığı basın açıklaması şöyle:
"Ülkemizde her yıl kurban bayramında yaklaşık 1 milyon adet büyükbaş ve 2 milyon adet küçükbaş hayvan kesilmektedir. Yani, yıllık kesimin %15’ine tekabül önemli bir miktar kesim bayramın ilk üç gününde kesilecek olmasıdır.
Bu derilerin deri sanayi tarafından tabaklanarak endüstriyel bir ürüne dönüştürülmesi ekonomi açısından büyük önem taşımaktadır. Ama maalesef geçen yılki Kurban Bayramı tecrübemiz ve bu yılki belirtiler göstermektedir küçükbaş kurban derisine bu bayramda da hiçbir şekilde talep olmayacaktır. Kurban derilerinin bir depoda toplanması, budanması, tuzlanması ve depolanması derinin kendi değerinin kat ve kat üstünde maliyete neden olmaktadır. Normal bir mezbaha yüzümü derilerin piyasa satış fiyatlarının çok üstünde olması maalesef küçükbaş hayvan derilerinin toplanmayacağı anlamına gelmektedir.
Bu durumda, bu derilerin çürüme, kokuşma, çevre ve insan sağlığı açısından belli yerlerde gömülerek bertaraf edilmesi gerekmektedir.
Diğer yandan, büyükbaş hayvan derisinin her zaman bir değeri vardır ve bizim en çok dikkat etmemiz gereken konu ise bu derilerin doğru bir şekilde yüzülmesi ve saklanmasıdır.
Ancak bu kadar büyük bir kesimi birkaç gün içerisinde yapacak profesyonel kasap sayısı yeterli olmadığı için amatör kasaplarımız da kesim ve yüzüm yapmaktadır. Burada ilk dikkat edilmesi gereken konu insan güvenliğinin sağlanması, kesim esnasında kazalara sebep olacak risklerin ortadan kaldırılması olmalıdır.
Yüzüm sırasında aceleci olmamalı, bıçağı mümkün olduğu kadar deriye değil et tarafına gelecek şekilde kullanmak gerekmektedir. Amaç deriyi delmeden, hasar vermeden yüzmek olmalıdır. Delinen her derinin ekonomik değeri maalesef düşmektedir.
İkinci bir konu ise yüzülen derinin doğru bir şekilde saklanmasıdır. Yaz aylarında havaların sıcak olmasından dolayı bakteriyel faaliyetler çok daha hızlı olmakta ve deri hücrelerinde çürümeler başlamaktadır. Bu da derinin mukavemetini azalttığı gibi aşırı durumlarda kullanılamaz hale gelmesine sebep olmaktadır. Bilindiği gibi yüzyıllardır bakteriyel çürümeye karşı en kolay koruma yöntemi tuz kullanmaktır. Derilerin yüzüm anından itibaren üretime alınana kadar geçen zaman zarfında çürümemesi için deriler yüzümün hemen ardından mutlaka çok güzel tuzlanmalıdır.
Bir küçükbaş deri için 2 kg, büyükbaş deri için 7-8 kg tuz kullanılmalıdır. Tuzun derinin et tarafına eşit dağılmasına dikkat edilmelidir. Gerekirse elle derinin iç tarafının her yerine güzelce sürülmelidir. Tuzlanan taraf içe gelecek yani tüylü tarafı dışarıda kalacak şekilde katlandıktan sonra serin bir yerde bekletilebilir. Kesinlikle bir torbanın veya havasız bir ortamın içine konularak saatlerce bekletilmemelidir. Kanı veya suyu süzülmeye başladığında toprağın üstünde veya bir giderin yanında olması suyunun birikmesini engeller."