ermanaydingun @ hotmail.com

Merhaba Sevgili Manşet 16 okuyucuları.

Covid-19 Coronavirüs hastalığı ile yaşamaya belki ilk günlere göre, biraz alışmaya başlamıştık veya alınan tedbirlere uyum sağlamaya başlamıştık. Ama ne yazık ki, son günlerde T.C. Sağlık Bakanlığımızın hergün açıkladığı verilerden öğrendiğimiz ve hepimizi mutlu eden düşüşlerden midir, yoksa gelen ilkbaharla birlikte ısınan havalardan mıdır bilinmez; sokaklarda, çarşı- pazarlarda önlemlere uyma noktasında bazı gevşemeleri gözlemlemeye başladık. Haftabaşı yetkililerce açıklanan ve 11 Mayıs itibari ile berber-kuaförlerin yeniden açılmasıyla başlayacak olan normalleşme sürecinin rehavete kapılmaları da beraberinde getirecek olması düşüncesi bizleri daha da korkutuyor. Ancak, öyle ya da böyle bir şekilde ekonomimizin de daha olumsuz etkilenmemesi için, biryerinden de başlanması geriyordu.
Peki normalleşme süreci nasıl olmalı? Neler dikkat edilmeli de, bu süreci sıkıntısız bir şekilde atlatmalı? Tabiiki de, ilk dikkat edilmesi gereken değişmez kuralımız hijyen koşullarına uymak. Ellerimizi belli sıklıklarda, sabunla 20 sn süreyle detaylı bir şekilde yıkamaya devam etmeliyiz. Her ne kadar, sürecin başından beri nasıl ulaşıp-temin edeceğimizi bir türlü tam olarak oturttuğumuzu söyleyemesek de, yine diğer bir olmazsa olmazımız da; özellikle toplu halde bulunulan yerlerde maske kullanmaya mutlaka devam etmeliyiz.
T.C. Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’ na bağlı İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğü tarafından, sürecin başından itibaren yayınlanan tüm sektörlere göre ayrı ayrı hazırlanan uyulması gerekli kurallar biz İş Sağlığı ve Güvenliği Profesyonellerince tüm işyerlerinde titizlikle uygulatılmaya devam etmeli.
Örneğin, Bakanlığın hazırlamış olduğu bu çalışmalarda özellikle dikkatli bir şekilde uyulması gereken Servis Araçlarının kullanımında dikkat edilmesi gerekli hususları buradan, herkesle bir kez daha paylaşmakta fayda olacağını düşünmekteyim:
* Servis araçlarının özellikle sık temas edilen yüzeyleri başta olmak üzere temizlik ve hijyeninin sık aralıklarla sağlanmalı,
* Servis kullanan çalışanların, araç içerisindeki yüzeylere temasının mümkün olduğunca azaltılmalı,
* Servis araçlarının taşıma kapasitesinin sosyal mesafe göz önüne alınarak planlanmalı,
* Araç girişlerine el dezenfektanlarının konulmalı,
* Seyahat süresince araç içerisinde şoför ve tüm yolcular cerrahi maske takmalılar.
Özellikle araç içinde oturma düzeninin sosyal mesafe koşullarına göre ayarlanması, yani 2 kişilik koltukta yan yana insanların oturtulmaması çok önemli. Fakat, bu kurala işyerlerindeki servis araçlarında dikkat edilmesinin beklendiği bu süreçte, Bursa Büyükşehir Belediyesi’ ne ait toplu taşıma araçlarında görülen bazı görüntüler ne yazık ki bizleri biraz korkutmakta ve üzmekte. Belediyelerimize ait bu tip toplu taşıma araçlarında da daha uzunca bir süre bu sosyal mesafe kurallarına uygun davranmaya mutlaka devam edilmeli.

Genel olarak, işyerlerindeki Çalışma ortamlarında dikkat edilmesi gerekli hususları da şu şekilde hatırlamakta fayda olacaktır:
* Sosyal mesafe kuralı gözetilerek çalışma yöntem ve şekilleri yeniden gözden geçirilmeli, mümkün olduğu durumlarda bu kurala uygun iş organizasyonu yapılmalı,
* Ara dinlenmeleri ve yemek molalarını da kapsayacak şekilde çalışma süreleri içinde çalışanların birbirleriyle etkileşimleri asgari düzeyde olacak şekilde planlanmalı,
* Çalışma ortamının uygun ve yeterli düzeyde havalandırılması sağlanmalı,
* Ekranlı araçlar ve ilgili parçaları ( klavye, mouse, ortak telefon, diyafon, mikrofon vb) dahil olmak üzere kullanılan tüm ekipmanın ve çalışma ortamı hijyeninin sağlanması amacıyla farklı kullanıcılar tarafından kullanıldıkça sık aralıklarla dezenfekte edilmeli,
* Asansörler mümkün olduğunca kullanılmamalı, zorunlu hallerde içerisinde sosyal mesafe kuralına uygun kişi sayısı ile sınırlandırılmalı ve temas edilen yüzeylerin sıklıkla dezenfekte edilmeli,
* Sosyal mesafe kuralı çerçevesinde tokalaşma, sarılma gibi davranışlarda bulunulmamalı ve ellerle yüz bölgesine temas edilmemeli,
* Çalışma ortamına elle temas edilmesine gerek duyulmayan yeterli sayıda çöp kutuları yerleştirilmeli
* Tuvalet, banyo ve lavabolarda yeterli miktarda kişisel hijyen malzemesi bulundurulmalı, bu alanların kullanılmasından önce ve sonra kişisel hijyen kurallarının uygulanmasına dikkat edilmeli ve buralar sıklıkla dezenfekte edilmeli,
* Ateş, öksürük, nefes darlığı ve benzeri şikayeti olan çalışanlar işyeri sağlık personelinin işyerinde bulunması halinde yapılacak kontrolden sonra işe yönlendirilmeli, bulunmaması halinde doğrudan sağlık kuruluşlarına yönlendirilmesi sağlanmalı,
* İş elbiseleri ile harici elbiselerin temasının önlenmesi ve ayrı yerlerde saklanabilmesine yönelik gerekli düzenlemeler yapılmalı,
* Temizlik ve atıkların boşaltılmasından sorumlu personel kişisel hijyenlerine ve uygun KKD kullanıma özen göstermeli,
* Ortak kullanım alanındaki su sebilleri ve çay makinalarının mümkün olduğunca kullanılmamalı, çalışanlara kapalı şişelerde su temin edilmeli,
* Yemekhanelerde kullanılan tabldot, çatal-kaşık-bıçak ve bardak tek kullanımlık olanlardan tercih edilmeli.
Normalleşme sürecinde ilk olarak yeniden açılması planlanan işyerlerinin başında berber ve kuaförler gelmekte. 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’ nun Tehlikeli ve Çok Tehlikeli Sınıftaki işyerlerinde İş Güvenliği Uzmanı ve İşyeri Hekimi bulundurma zorunluluğu getiren hükümleri 2014 yılı Ocak ayından itibaren uygulanmaya başlamıştı biliyorsunuz. Kanunun ilk çıktığı günden beri pek çok sektör temsilcisinin itiraz ettiği, belki anlam veremediği bir husustu 6331 sayılı kanunda berber ve kuaförlerin Tehlikeli sınıfta yeralması. Ancak, yaşadığımız bu zorlu günlerde, kanun yapıcıların bu sektördeki işyerlerini Tehlikeli sınıfta yer vermelerinin ne kadar doğru bir karar olduğunu daha net bir şekilde görmüş olduk. Fakat, ne yazık ki şu da bir gerçektir ki, bu sektördeki işyerlerine bu zamana kadar, T.C. Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı İş Teftiş Kurulu tarafından, İş Sağlığı ve Güvenliği denetimi pek fazla yapılmamasından dolayı, bu işyerleri çok da düzgün bir şekilde İş Sağlığı ve Güvenliği Profesyoneli hizmeti almadılar, almıyorlar. Öncelikle, T.C. Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ivedilikle bu sektörleri sıkı takibe alarak, İş Güvenliği Uzmanı ve İşyeri Hekimi hizmeti alıp/almadıklarını denetleyerek, bu işyerlerinde “İş Sağlığı ve Güvenliği Kültürü” nün oturmasına katkı koymalıdır. Çünkü, bu hizmetleri alan işyerlerinde, gerekli hijyen koşullarına daha titizlikle uyulur ve buralarda Covid-19 vb salgın bulaş riski azalmış olacaktır. Son olarak, açıkçası ne önlem alınırsa alınsın hepimizin bir süre daha gitmeye korkacağımız berber ve kuaförlere açıldığı andan itibaren alınacak olan zorunlu tedbirlerin dışında bir İş Güvenliği Uzmanı olarak, bende ilave bir tedbir önerisinde bulunayım: bundan sonra tüm berber ve kuaförlerde her bir müşterinin kendine özel iş ekipmanı uygulamasına geçilmeli. Ya, her müşteri giderken yanında, kendine ait makas-traş makinesi-tarak gibi malzemeleri götürmeli, hatta havlusunu bile götürebilir, ya da bu mekanlarda kişiye özel küçük kilitli dolaplar olmalı; bu dolaplarda her müşterinin kendisine özel malzemeleri bulunmalı. Bu arada, ne olursa olsun hem traşı yapan berber veya kuaför, hem de traş olan müşteri maske takmayı asla ihmal etmemeli.
Yaşadığımız, çok zorlu ve sıkıntılı 2 ayı asla unutmadan, Covid-19 Coronavirüs tehlikesi tamamen bitmiş hissine kesinlikle kapılmadan; tedbirlere tam anlamıyla uymaya devam ederek, aşamalı bir şekilde normalleşmeyi lütfen ihmal etmeyelim. Unutmayalım, tedbirleri elden bırakmadığımız sürece gelecek güzel günler çok yakında. Sağlıkla, sevgiyle kalın…